Yerel seçimlere 5 ay gibi kısa bir süre kalmasıyla parti merkezlerinde hareketlilik arttı.
Yerel seçimlerin tarihine baktığımızda AK Parti, Türkiye’nin en başarılı ve en eski belediyecilik tecrübesine sahip partisidir. 1994 yılından beri İstanbul, Ankara gibi birçok büyükşehir başkanlıklarını kaptırmıyor. Nereden baksanız 25 yıllık kuvvetli bir tecrübeye sahip AK Parti belediyeciliği. Zaten iktidarını da belediyecilikteki başarısının üzerine inşa etti.
Öte yandan muhalefetin umudu, ekonomik saldırıyla bozulan dengeler sebebiyle halkın Ak Parti’ye sandıkta cevap vermesi. Nitekim alınan ekonomik önlemler ve reformlar sayesinde ekonomi de bir takım düzelmeler oluyor. Ak Parti sadece ekonomi ile mücadele etmemeli kendi içerisinde sürdürülebilir siyasetle de mücadeleyi sürdürmelidir. Ak Parti; belediyecilikte çıtayı çok yükseğe çıkardı. Hizmet noktasında önümüzdeki dönemlerde çıtayı düşürmemelidir. İşin bir diğer boyutu da “ittifak” meselesi. MHP lideri Bahçeli’nin, “Türkiye’nin beka mücadelesi verdiği dönemde MHP yine uzlaşmalı, sağduyulu duruşunu devam ettirecektir. 24 Haziran’da elde edilen kazanımların 31 Mart’ta yok olmasını arzu etmiyoruz” açıklaması ve Erdoğan’ın bunu olumlu karşıladığını belirtmesiyle, AK Parti-MHP ittifakının yerel seçimlerde de devam edeceği anlaşılmıştı. Bu minvalde İstanbul ve Ankara en kritik iller olmakla birlikte, MHP ile girilecek ittifakın yereldeki etkisini de ilk kez göreceğiz.
31 Mart yerel seçimleri yaklaşırken Belediyelerimiz hakkında ne ufak bir spekülasyona fırsat vermeyecek şekilde çalışmalarımızı yürütmemiz lazım